Tarihte, Osmanlı Bahriyesi, tahtelbahir yani denizaltı gemisini envanterine alan ikinci bahriyedir.
1886 yılında Nordenfelt şirketinden sipariş edilen iki adet denizaltı, Sultan II. Abdülhamid tarafından Hazine-i Hassa’dan ödenmek üzere satın alınarak, “Abdülhamid” ve “Abdülmecid” isimleriyle donanmaya katılmışlardır.
Alınan iki denizaltının savunma mı yoksa taarruz maksatlı mı alındığı Türk denizaltıcılık tarihi içerisinde önemli bir tartışma konusudur. Bu yüzden, makalede bu denizaltıların alınma sebebi ve kendilerine biçilen taktik roller üzerinde durulacaktır.
Daha önce derinlemesine çalışılmamış olan Abdülhamid ve Abdülmecid denizaltıları, günümüz Türk denizaltıcılığının temelini oluşturan ve aydınlatılmayı bekleyen bir konudur.
Türk denizaltıcılığı ile ilgili bu zamana kadarki tek çalışma Raşit Metel tarafından 1960 yılında kaleme alınan Türk Denizaltıcılık Tarihi adındaki iki Evren MERCAN 164 Security Strategies Year: 8 Issue: 15 ciltlik kitaptır.
Diğer taraftan, belirli tarihlerde yayınlanan Deniz Kuvvetleri Mecmuaları’nda ve İngilizce yazılmış denizaltı ile ilgili referans kitaplarında bu iki denizaltıdan kısa bir şekilde bahsedilmektedir. Günümüzde denizaltı gemisinin hâlen stratejik ve taktik düzeyde önemini koruması, bu iki denizaltının hangi maksatlarla alındığına dair fikir üretilmesi dönemin bahriye stratejisini ve denizaltının konjonktürel durumunun anlaşılması açısından önemlidir.
Denizaltı gemisinin gelişim aşamaları ve kazandığı askerî değer, Osmanlı Bahriyesi’ne alınan Abdülhamid ve Abdülmecid denizaltıları ile ilgili arşiv belgeleri ve denizaltıcılık üzerine referans kitapları esas alınarak, dönemin donanma hassasiyetleri, stratejisi ve taktik öncelikleriyle ilişkisel bağ kurularak değerlendirilecektir.
Sultan II. Abdülhamid tarafından alınan “Abdülhamid” ve “Abdülmecid” denizaltılarının özellikle alım süreci, teknik altyapıları ve tecrübe seyirleriyle ilgili veriler bu kaynaklardan temin edilmiştir.