Osmanlı Okullarda Müzi̇k Eği̇ti̇mi̇

0
3564
Okullarda Müzi̇k Eği̇ti̇mi̇ Osmanli Musiki Kurum Okulları Osmanlı Sarayında Müzikler Musika Osmanlılar Saray Musikisi
Okullarda Müzi̇k Eği̇ti̇mi̇ Osmanli Musiki Kurum Okulları Osmanlı Sarayında Müzikler Musika Osmanlılar Saray Musikisi

OKULLARDA MÜZİK EĞİTİMİ

Tanzimat’ın ilanından sonra Türkçe eğitim veren modern okullar kurulmaya başlandı.

Bunlardan bazıları şunlardır:

  • Dârülmuallimin (1847)
  • Ziraat Mektebi (1847),
  • Baytar Mektebi (1859),
  • Mekteb-i Mülkiye (1859),
  • Orman Mektebi (1860),
  • Mekteb-i Sultanî (1868) ,

Dârülmuallimat Ayrıca kadınlara eğitim vermek amacı ile İnas Rüştiyeleri açıldı.

Bu okulların bazılarında müzik eğitimi verilmeye başlandı. Örneğin Mektebi Sultânî Nizamnamesinin dördüncü maddesinde tahsil olunacak fünûn (fenler) şunlardır başlığı altında 14. sırada mûsikî dersi yer almaktadır.

1869 yılında yayınlanan Maarif Umum Nizamnamesi getirdiği yenilikler ve koyduğu kurallar ile Osmanlı’da eğitimin düzenlenmesine önemli katkılar sağladı. Bu nizamnâmede müzik dersi de bazı okulların eğitim programına devlet eliyle eklendi.

Yirminci madde de kız rüştiyelerinde okutulan dersler bölümünde müzik “ mecburi değildir” ibaresi yer almaktadır. Yetmiş beşinci maddede Dârülmuallimat’ın sıbyân şubesi dersleri içinde ve takip eden maddede rüştiye şubesi dersleri içinde müzik yer almaktadır.

Nizamnâmenin yayınlanmasının ardından adı geçen okullarda müzik derslerine başlanmıştır.

Henüz müzik öğretmeni yetiştirecek kurumların devlet bünyesinde bulunmamasından dolayı bazı okullarda müziğe yeteneği olan mezun öğrenciler müzik öğretmeni olarak atanmış, bazılarında ise öğretmen bulunamadığından dersler yapılamamıştır.

Dârül Muallimat’a yapılan müzik öğretmeni ataması ile ilgili sunduğumuz şu vesika bu duruma örnektir:

Osmanli Müzik Eğitiminde Musiki Kurum Okulları Osmanlı Sarayında Müzikler Musika İmparatorluğu Cemiyetleri Müzik Okulu
Osmanli Müzik Eğitiminde Musiki Kurum Okulları Osmanlı Sarayında Müzikler Musika İmparatorluğu Cemiyetleri Müzik Okulu

Bab-ı Âliye

Maarif Nizamnamesinde münderic [içinde bulunan] ders cetveli iktizasınca [ gereğince]Dârülmuallimat talibatına [ öğrencilerine] mûsikî fenni talimi [ müzik ilmi

hususunda eğitim vermek] dahi lazımeden [gerekli] olduğuna ve talibat-ı mezbureden [ yukarıda adı geçen talebelerden] Refika Hanım’ın fenn-i mezkuru [ adı geçen ilmi]

ta’lim ve tefhime [ öğretmek ve açıklamaya] liyâkat ve kifayeti lede’l-imtihan tebeyyün eylediğine [ imtihan esnasında anlaşılmasına]binaen seksen dokuz senesi maarif bütçesinin altıncı faslının üçüncü maddesinde muharrer mebaliğden tesviye olunmak

üzere[ yazılmış meblağlardan ödenmek üzere] mumaileyhanın [ adı geçen şahsın] sene-i merkume[ belirtilen senenin] Ağustos’u iptidasından [ başından] itibaren

şehrî [ aylık] iki yüz elli kuruş maaşla mûsikî muallimeliğine ta’ini tezekkür ve tensip [ konuşulmuş ve onaylanmış] olunduğu meclisi maariften ba mazbata [ mazbata ile]

ifade olunmuş olmasıyla muvafık-ı emr u irade-i aliye-yi cenâb-ı vekalet-penahî buyrulduğu halde maliye nezâret celilesine havale-i maslahat buyrulması babında ve her halde emr u ferman. [Yüksek makamlarınız8 tarafından konuyla alakalı bir resmi yazı düzenlenmesi uygun görülürse konunun maliye bakanlığına sevkedilmesi hususunda emirleriniz beklenmektedir]

23- Cemaziyelevvel-90 / 9-Temmuz- 89 (BOA, 17-130)

Ayrıca bu okullarda batı müziği eğitimi vermek amacıyla bulunması gereken enstrümanlar temin edilmeye başlanmıştı:

Dârüluallimat Müdürlüğüne

Nizamnâme iktizâsınca talibata mûsikî fenninin dahi talimi icap edeceğinden Dârü’l Muallimat için me’a mesârif [ masraflar dahil] kırk iki adet Osmanlı lirasına

mübaya olunup[satın alınıp] gönderilen piyanonun mektebin eşya defterine kaydı ile

hüsn-i muhafazasına himmet olunması[ itinalı bir şekilde muhafaza edilmesi hususu gayret gösterilmesi] siyakında [ şeklinde veya hususunda] terkim-i tezkire-i hâlisîye

ibtidar olundu [ bu son derece iyi niyetli tezkirenin düzenlenmesine cesaret buyruldu]. (BOA, 12-04).

Bu okullardan başka bazı okullarda da müzik eğitimi verilmiştir. Bunlardan ilk akla gelenler

  • Dârüşşafaka,
  • Dârülaceze Mektebi ve
  • Sanayi Mektebi’di

Dârüşşafaka’da 1876 yılından itibaren Zekai Dede tarafından temel olarak meşk sistemine dayanan bir eğitim verilmiş, 1895 yılında ölümünün ardından eğitime oğlu Ahmet Irsoy devam etmiştir. Türkiye’nin ilk halk mektebi Dârüşşafaka adlı eserde müzik eğitiminin veriliş biçimi ile alakalı şu izahat vardır:

Dârüşşafaka’ya her sene yeni talebe alındığı zaman bunlar bir araya getirilerek kendilerine bir şey ve ez cümle bir süre-i Kuraniyye okutulur ve sesleri iyi olanlarla mûsikî kabiliyet-i bedeniyyesi görülenler tefrîk edilip yalnız bunlara mûsikî dersi gösterilirdi. Yani Dârüşşafaka’da mûsiki tedrisatı ibtidalarda umumi değil bu suretle hususi idi.” (İzzet, Esat, Nuri, Kami, 1927).

  1. II. Meşrûtiyet’in ardından müzik dersleri tüm okullarda müfredatın bir parçası olmuşt Mekatib-i İbtidaiye kanunu ile İbtidâ-I Mekteplere (ilkokullara) “gına” adı ile müzik dersi girmiş, bir öğretmen ve bir dershaneli mekteplerde Sabah ve Öğleden sonra sınıfa girer iken ve Perşembe akşamları; altı öğretmen ve altı dershaneli okullarda her sınıf için haftada bir saat olmak üzere müzik dersi yapılması karara bağlanmıştı.

1913 yılı Sultani Programına göre müzik dersi, altı, yedi ve sekizinci sınıflarda haftada bir saat yapılıyordu.

İnas ( kadınlar) Sultanisi 1913- 1914 yılı programında ibtidaiye bölümünde (1,2,3,4 ve 5’inci sınıflar) her sınıfta haftada iki saat, aynı mektebin tali kısmında (6, 7, 8)’inci sınıflarında iki saat müzik dersi yapılıyordu.

1920’li yılların başlarına kadar okullarda imkân nispetinde Batı ve Türk müziği eğitimi beraber verilmeye çalışıldı. Nota öğretimine devam edilirken meşkten de vazgeçilmeyerek ikisimetot da dengeli olarak verilmeye çalışıldı. 1926’dan itibaren ortaokul ve liselerde Batı müziği eğitimini esas alan bir müfredatı belirlenerek dersler zorunlu hale getirildi.

CEVAP VER