Osmanlı Miyatür Sanatı ve Dönemleri

0
8996
17. Yüzyılda Nakkaş Hasan Kalender Ve Nakşi Gibi önemli Sanatçılar Görülür. Canlı Renkler Ve Gerçekçi Bir Ifade Kullanmışlardır
17. Yüzyılda Nakkaş Hasan Kalender Ve Nakşi Gibi önemli Sanatçılar Görülür. Canlı Renkler Ve Gerçekçi Bir Ifade Kullanmışlardır

OSMANLI MİNYATÜR SANATI

a)Fatih Dönemi

Topkapı Sarayında  Fatih albümü diye bilinen kitapta \”Siyah Kalem\” adındaki nakkaşın minyatürleri vardır. Türkistan dan gelme bu nakkaşın sanatında eski Uygur Resimleri nin izleri görülür. İtalya dan Sanatçıılar getirtilmiş (Matteo di Pasti, Constanzio di Ferrara, Gentile Bellini) ve portreler yaptırılmıştır.

Minyatürcü Sinan Bey\’de İtalya ya gönderilmiştir. Özellikle \”Gül Koklayan Fatih\“portreleri ile tanınmıştır. Fatih Sultan Mehmet döneminin en tanınmış nakkaşıdır. Rönesans resim sanatının resimlerini tanımasına karşın Minyatürün geleneksel özelliklerinden kurtulamaz.

b) Kanûnî Sultan Süleyman Dönemi: Sarayda iki grup nakkaş bulunur; Nakkaşı Rum ve Nakkaşı İran. Minyatürlerde doğulu etkiler görülür. Bu dönemin en önemli nakkaşları NİGARİ  ve Matrakçı Nasuh ’tur.

– HAYDAR REİS (NAKKAŞ NİGARİ): Daha çok yapmış olduğu portrelerle tanınır. Minyatürlerindeki figürler koyu bir fon üzerine yapılmıştır.

-Matrakçı Nasuh:

Matrakçı Nasuh Kimdir. Hayatı Sanatı Minyatürleri Bilgileri Bir Minyatürleri Historian Poet And Painter Matrakçı Nasuh Ottoman Bilgi
Matrakçı Nasuh Kimdir. Hayatı Sanatı Minyatürleri Bilgileri Bir Minyatürleri Historian Poet And Painter Matrakçı Nasuh Ottoman Bilgi

Osmanlı ordusunun uğradığı önemli kentlerin topografik görünümlerini çizmiştir.

Diyarbakır, Bağdat… B – KLASİK DÖNEM: II. Selim – III. Murat (16. yüzyılın ikinci yarısı)
Bu dönemin en tanınmış sanatçısı Nakkaş Osman’dır. Minyatürlerde doğu etkisi (İran) gözlemlenmez. Osmanlı minyatürleri kendi üslubunu yaratmıştır.

Nakkaş Osman’ın Minyatürlrti :  Surname (II. Murat’ın şehzadelerinin sünnet düğünü), Silsilename, Hünername, Şehinşahname (II. Murat’ın saltanat yılları), Yavuz Sultan Selim Portresi.

17. yüzyılda, Nakkaş Hasan, Kalender ve Nakşi gibi önemli sanatçılar görülür. Canlı renkler ve gerçekçi bir ifade kullanmışlardır.

Osmanlı Sarayı Enderûn Okulunda Müzik Eğitimi Devletinde Müzik Eğitimi Kurumları Genel Bilgi Minyatür Müzisyenler Ottoman
Osmanlı Sarayı Enderûn Okulunda Müzik Eğitimi Devletinde Müzik Kurumları Genel Bilgi Minyatür Müzisyenler Ottoman

C – LALE DEVRİ (18. yüzyıl)

Osmanlı Minyatürleri, Lale Devri ile son parlak dönemini yaşar.Bu dönemin en önemli sanatçısı Nakkaş Levni, ’dir. Özellikle kadın figürleri ile tanınır. Bir yandan minyatürün geleneksel kurallarını sürdürür, bir yandan da çizgisel bir üslupla derinlik duygusunu vermeye yönelir. Levni, Minyatürlerin deki figürlerde batı resminin etkileri görülür.18. yy sonunda Osmanlı resmine batı etkisinin girmesi ve sonraları matbaanın kullanılmasıyla, minyatür önemini yitirir.

Yavuz Sultan Selim’in MEMLUK sultanı Tomanbay ile ikisini gösteren tablo 1989 ekim ayında, dünya kamuoyuna tanıtıldı. Tablo, 16. yy Avrupa ressamlarınca yapılmıştır. (1 Ekim 1989 Cumhuriyet Dergi.)

VARKA VE GÜLŞAH
(Topkapı Sarayı Müzesi, H.841)

Abdül Mümin (Hoy’dan gelip Konya’ya yerleşmiş bir aileden) tarafından resmedilen bu yazma, Arap kabileleri arasında geçen bir aşk hikayesini anlatır. 13. yüzyıl Selçuklu dönemine ait resim sanatının en güzel örnekleri olarak kabul edilir.

ASTROLOJİ KİTABI  (1271)

Selçuklu döneminde, Aksaray’’da yazılmıştır. Sivaslı Nasreddin tarafından Selçuklu Sultanı 3.Gıyaseddin Keyhüsrev’e sunulmuştur. Kitap incelendiğinde, sanatçının Bizans minyatürlerinin etkisinde kaldığı görülür. Doğu motifleri, kalın ve güçlü kontürler, gölgelendirmeler dikkat çekicidir.

SİLSİLENAME ve ŞEMAİLNAME 

NİGARİ tarafından, Fatih Sultan Mehmet döneminde kaleme alınmıştır ve dönemin Biyografi kitapları sayılır. Portre sanatının canlandığı bir dönemdir.

Minyatür Osmanlı Resim Sanatı Resim Foto Images
Minyatür Osmanlı Resim Sanatı Resim Foto Images

ZÜBDET ÜT TEVARİH  (TİEM , 1973)

Hazreti Muhammed’den başlayarak dönemin sultanına kadar gelen önemli kişilerin hayat hikayeleri verilmiştir. Bu tür minyatürlerde tarihi üslup ile dini üslup birleştirilmiştir. Böylece taze bir üslup birleşimine tanık olunur.

SİYER-İ NEBİ 

Peygamberlerin hayatını ve dini olayları konu alan altı ciltlik bir yazmadır. Tarih ile dini üslubun en güzel örnekleri bu altı ciltte toplanmıştır. Elinde ferman tutan Cebrail’in Adem’e cennet elbisesi giydirişi sahnesi ilginç örneklerden biridir. Bir başka sayfada ise Hazreti Muhammed’in, Cebrail’in öğrettiği şekilde karısı Hatice ve yeğeni Ali’ye namaz kıldırışı tasvir edilmiştir.

 TARİH-İ SULTAN BAYEZİD (Topkapı Sarayı Müzesi, R. 1272)
Bu kitapta II. Bayezid  döneminin deniz seferleri anlatılır. Limana gelen gemiler, gemilerin özellikleri, bölgenin ve çevre yapılarının özellikleri en ince detaylarına kadar gösterilmiştir. Gemilerin savaş sırasında birbirlerine göre duruşları, hareketleri de detaylı resmedilmiştir. Oldukça gerçekçi ve renkli bir anlatımı vardır.

SÜLEYMANNAME ya da ZAFERNAME 

Bursalı Uzun Fırdevsî’nin Süleymannâmesi’ndeki takdim minyatürü, dönemin iyi bir örneğidir. Bu eserde, Kanuni Süleyman\’ın son yıllarındaki önemli olaylar, Zigetvar seferi ve Sultan\’ın ölümü anlatılmıştır. Zigetvar kalesinin görünüşü, savaş alanı, askerler, kale alınmadan ölen süleymanın ölümü, cenazesinin kaldırılışı ve dönemin önemli olaylarından sayılan süleymaniye camiinin tamamlanması da bu eserde yer alır.)

Osmanlı Dönemi İsyanları Devleti Reform Karşı Hareketler Baş Kaldırı Islahat Yenilik Karşıtı Ayaklanma Halk Asker Darbeleri. Ottomane Empire Minyatürü
Osmanlı Dönemi İsyanları Devleti Reform Karşı Hareketler Baş Kaldırı Islahat Yenilik Karşıtı Ayaklanma Halk Asker Darbeleri. Ottomane Empire Minyatürü

Başlangıçtan itibaren Osmanlı hükümdarlarının saltanatlarını ele alan beş ciltlik bir dizinin sonuncusu olan yazma, Arifî tarafından kaleme alınmıştır.

Bu eserde Topkapı Sarayı’nı gösteren minyatürler, önemli özellikleri ve genel görüntüsüyle sarayın bu dönemdeki durumunu yansıtan birer belge değerindedir.

Topkapı Saray avlusunda Sultanın tahta çıkma töreni, saygı sunanların yarım ay şeklinde yer almaları, devşirmelerin toplanması, Kubbealtını gösteren minyatürlerdeki katipler, görevliler, köşede maaş olarak dağıtılacak olan altın ve gümüşlerin tartılması, keselere konması, balmumunun mangalda eritilip mühürlenmesi vs, en ince detayına kadar işlendiği için bu eserler resimli bir belge niteliği kazanmıştır.

Kanuni döneminde başlayan tarihi konuların işlenmesi ve şehnâmecilik’e bağlanıp devletin resmi tarihini belgeleme niteliği alması, klasik döneminde Türk minyatürüne ana karakterini kazandıracak, İslam ülkelerinde gelişen minyatür sanatı içinde ötekilerden ayrılan bir okul oluşturacaktır.

III. Selim Dönemi İsyanları Ve Osmanlı Devleti Reform Karşı Hareketleri Baş Kaldırı Islahat Yenilik Karşıtı Ayaklanma Halk Asker Darbeleri. Ottomane Empire Minyatür
III. Selim Dönemi İsyanları Ve Osmanlı Devleti Reform Karşı Hareketleri Baş Kaldırı Islahat Yenilik Karşıtı Ayaklanma Halk Asker Darbeleri. Ottomane Empire Minyatür

ŞEHNAME –İ SELİM HAN 

Kanuni’den sonra tahta geçen oğlu II. Selimİn dönemini anlatan yazma ise şehnâme-i Selim Han\’dır . Bu eserde babasının ölümü üzerine Belgrad\’a giden II. Selim\’in Otağ-ı Hümayûn\’da tahta çıkışı da tasvir edilmiştir. Aynı eserin karışlıklı iki sayfasında ise karada ve denizde sürdürülen Navarin savaşı, bir başka sayfada da Tunus\’un zaptı gibi belgesel değer taşıyan konular ele alınmıştır. Edirne Selimiye Camii\’nin tasviri ve padişahı Topkapı Sarayı\’nda kendisine paha biçilmez hediyeler sunan Safavi elçisini kabul ederken gösteren minyatürler, bu yazmada yer alan başarılı örneklerdir.

SURNAME  (H. 1344)

Eser, III. Murad’ın oğlu şehzade Mehmed’in 52 gün 52 gece süren Surname sünnet düğünü eğlencelerini konu almaktadır. Sünnet şenlikleri o günkü adıyla Atmeydanı’nda (Sultanahmet meydanı) yapılmış, padişah ve şehzadesi gösterileri İbrahim Paşa Sarayı’nın meydana bakan cephesindeki şahnişin’den izlemişlerdi. Yabancı konuk ve elçilerle saraylılar için de ıbrahim Paşa Sarayı’nın bitişiğine bir tribün yapılmıştı. şenliğe cambaz, hokkabaz, perendebaz gibi marifet ehlinin yanı sıra İstanbul’un bütün esnaf loncaları da katılıp hünerlerini göstermişlerdi. Nakkaş Osman, şenlik olayını akış sırasına bağlı olarak sahnelere bölmüş, meydan ve sarayı bir çerçeve halinde tekrarlayarak gösterileri bir film şeridi gibi gözümüzün önüne sermiştir. Bu bakından  Surname sanat ve kültür tarihimiz için çok önemli bir belgesel kaynaktır.

NUSRETNAME  (H. 1365)

1584’te tamamlanan Nusretnâme (TKSM, H.1365) adlı eser ise Lala Mustafa Paşa’nın 1579 yılında çıktığı Azerbaycan seferini konu alır. Kitabın başında yer alan minyatürde serdarın sefere çıkmadan önce padişahı ziyareti tasvir edilmiştir. Daha sonraki sayfalarda Paşa’nın sefer arifesinde yeniçeri ağalarına verdiği ziyafet anlatılmaktadır.

Evliya Çelebi Minyatür Resmi Travellers Tales Ottoman Empire History. Kimdir Hayatı Ve Seyahat Namesi Kitap Osmanlı Gezgini 1
Evliya Çelebi Minyatür Resmi Travellers Tales Ottoman Empire History. Kimdir? Hayatı ,Seyahat Name Kitabı Osmanlı Gezginleri

 DİLSUZNAME : GÜL VE BÜLBÜL (1455) (Oxford Bodlein Lib.)
Edirne’de yazıldığı bilinmekle beraber kimin yazdığına dair bilgi yoktur. Bu kitapta dikkat çeken en önemli şey, sanatçının Türkmen minyatürlerinin etkisinde kaldığıdır.

TARİH-İ SULTAN BAYEZİD VE SULTAN SELİM 
Bu iki kitabında, Matrakçı Nasuh, bu padişahlar dönemindeki olayları anlatmıştır.

SÜLEYMANNAME

Bu kitabının üç ayrı nüshasında 1520-1537, 1543-1551 ve 1542-1543 arasında geçen olayları ele almıştır.(Matrakçı Nasuh)

BEYAN-I MENAZİL-İ SEFER-İ IRAKEYN-İ SULTAN SÜLEYMAN HAN
Bı kitap Kanuni’nin 1534 Irak seferini anlatır.(matrakçı Nasuh)

FETİHNAME-İ KARABOĞDAN 
1538 Karaboğan seferi anlatılır. (matrakçı Nasuh)

Bütün bu eserlerde, Matrakçı Nasuh tarafından yazılan ve resimlenen Beyan-ı Menazil-i Sefer-i Irakeyn (İÜK, T.5964) adlı kitapta ilk kez ortaya konan yeni bir eğilimin devamcılarıdır. Matrakçı bu yazmada, Kanuni’nin Irak seferi sırasında Osmanlı ordusunun konakladığı yerleri anlatır. Matrak oyununun mucidi sayılan Nasuh’un bu minyatürleri figürsüz, topografik birer manzara niteliği taşır. Sanatçının Portekiz portulan çizimlerinden, önemli özelliklerin ilk bakışta kavranabildiği deniz, kıyı haritalarından esinlendiği tahmin edilmektedir. Eskişehir, Diyarbakır, Tebriz gibi örneklere bakıldığında, öteki menzillerde olduğu gibi, bu kentlerin de en önemli topografik özellikleri ve yapılarıyla ele alındığı görülür. Bu kitaptaki resimlerin içinde yeni anlayış doğrultusunda titiz bir gözlem sonucu yapıldığı belli olan “İstanbul” ayrı bir önem taşımaktadır. Bu örnek, bir Türk sanatçısı tarafından tasvir edilmiş en eski İstanbul resmidir. Resim derinlemesine incelendiğinde, sanatçının önemli özellikleri ne kadar ustalıkla seçebildiğine ve bunları yalın, dolambaçsız bir biçimde yansıtabildiğine hayran olmamak elde değildir.

Ağdaşı Bir Osmanlı Sanatı Matrakçı NasûhMatrakçı Nasuh Kimdir. Hayatı Sanatı Minyatürleri Bilgileri Bir Minyatürleri Historian Poet And Painter Matrakçı Nasuh Ottoman Bilgi
Ağdaşı Bir Osmanlı Sanatı Matrakçı NasûhMatrakçı Nasuh Kimdir. Hayatı Sanatı Minyatürleri Bilgileri Bir Minyatürleri Historian Poet And Painter Matrakçı Nasuh Ottoman Bilgi

HÜNERNAME (TKSM, H.1523/4)
III. Murad döneminin en önemli yazmalarından biri de iki cilt halinde, minyatürlü olarak hazırlanan Hünernâme’dir (TKSM, H.1523/4). 1584’te tamamlanan birinci ciltle kronolojik bir sırayla Selçuklu ve Osmanlı sultanlarının tahta çıkışları ile her birinin saltanat yıllarında geçen önemli olaylar anlatılarak resimlenmiştir. Dört yıl sonra tamamlanan ikinci ciltte ise yalnızca Kanuni Süleyman dönemi ele alınmıştır. Bu ciltte Sultan’ın özel hayatı ile ilgili sahnelerin yanı sıra tarihi konulara ve dönemin askeri başarılarına da geniş yer verilmiştir. Mohaç savaşını konu alan minyatür bu başarılara güzel bir örnektir.

ŞEHİNŞAHNAME  (1581)

Nakkaş Osman ve ekibinin gerçekleştirdiği önemli bir eserdir. 1581 tarihli birinci cildi bugün İstanbul Üniversitesi Kitaplığı’nda, ikinci cildi Topkapı Sarayı Müzesi’nde bulunan yazma III. Murad devrini konu almaktadır. Birinci ciltte karışlıklı iki sayfada yer alan ve sarayda bir bayram sabahını gösteren minyatür, bayramlaşma geleneğini yansıtması bakımından dikkat çekiçidir. Aynı ciltte III. Murad’ın sarayın harem bölümüne yaptırdığı köşkü gösteren bir minyatür de yer almaktadır. Günümüze gelmiş olan bu köşk, Topkapı Sarayı’nın en görkemli yapılarından biri sayılmaktadır. Yine birinci ciltteki bir başka minyatürde ise o dönemde Galatasaray’da yaptırılmış olan Rasathane ve burada yürütülen bilimsel çalışmalar gösterilmiştir. ıkinci ciltte Osmanlı ordusunun sefere çıkışının konuya yaraşır bir görkemle tasvir edilişine tanık olunur. Uyandırılmak istenen kitle etkisi, askerlerin sık saflar halinde ve başarılı bir biçimde düzenlenişiyle sağlanmıştır.

ŞEHNAME-İ MEHMED HAN (ya da) EĞRİ FETİHNAMESİ  (TKSM, H.1609)

Bu eserde de bazı değişik özellikler görülmektedir. Seferden dönen sultanın İstanbul’da coşkun bir sevinçle karışlanmasını gösteren sahnede yolun iki yanına gerilmiş kumaşları tutanlardan bir kısmının seyirciye arkalarını dönmeleri, halkın kitleler halinde duruşu ve pencerelerden bakışı yeni motifler olarak dikkati çekmektedir.

TALİKİZADE ŞEHNAMESİ (TKSM, A.3592)

yer alan minyatürlerden birinde ise Manisa kenti ve sarayının başarılı bir tasviri görülür. Gerek saray gerek kent içindeki önemli yapılar ustalıklı bir düzenlemeyle açık seçik gösterilmiştir.

17. yüzyılda minyatür sanatı bir yandan geleneksel üslubu sürdürürken öte yandan albüm resmi birdenbire büyük bir önem kazanmıştır.

FALNAME

Bu eserde yer alan büyük boy kompozisyonlar, albüm resimlerine güzel örneklerdir.

1.Ahmed Albümü (TKSM, B.408) ise hiçbir metne bağlı olmayan tek tek figürlerin ya da günlük hayatla ilgili konuların işlendiği örneklerden oluşur. Bu albümdeki sayfalardan birinde tek tek figürlerin bir araya toplandığı görülür. Çeşitli tipte insanlar giyim özelliklerini belirtmeye özen gösterecek biçimde işlenmiştir. Bu resimlerde serbest bir anlatım üslubuna tanık olunur.

Yaşlanmış-I.-Süleyman’ı-iki-has-oda-ağası-ile-birlikte-tasvir-eden-minyatür.-gösteren-bir-minyatür-16.-yüzyıl-Bir-minyatürler.-Matrakçı-Nasuh
Yaşlanmış-I.-Süleyman’ı-iki-has-oda-ağası-ile-birlikte-tasvir-eden-minyatür.-gösteren-bir-minyatür-16.-yüzyıl-Bir-minyatürler.-Matrakçı-Nasuh

18. yüzyıl başından günümüze tek sayfa halinde kalan sahnelere rastlanmaya başlanır. . Erkekleri açık havada eğlenirken gösteren bir minyatür bu serbest üslubu yansıtmaktadır. Bu türe giren ilginç örneklerden birinde de Galata Mevlevihanesi’nde sema eden Mevleviler tasvir edilmiştir. Ney ve kudüm çalanlarla semayı seyredenlerin arkasında yelkenlilerin geçtiği bir deniz görünümüne yer verilmiş olması ilginçtir. Bir başka sayfada ise daha önce minyatürlere konu olmamış bir yaşam kesiti, bir meyhane sahnesi tasvir edilmiştir.

SURNAME (TKSM, A.3593)

Bu eser, 18. yüzyılın en ünlü minyatür ustası nakkaş Levnî’nin, iki kopya olarak hazırladığı en tanınmış eseridir. Bu kitapta yazılı ve bol resimli olarak III.Ahmed’in oğullarının sünnet düğünü anlatılmıştır. Düğün bu kez Okmeydanı’nda düzenlenmişti. III. Murad dönemindeki düğünde olduğu gibi 1720 tarihli bu düğünde de şenliğe bütün İstanbul esnafı katılmış, çeşitli hünerler sergilemişti. Süslenmiş koçlarıyla celep ve kasapların geçişini gösteren minyatür, esnafları temsil eden ilginç bir örnektir. Bir başka minyatürde görüldüğü gibi, yukardan aşağı kıvrımlar çizerek ilerleyen esnaf alayının içinde yarısı kadın yarısı erkek dev kuklalar, köçekler de yer alıyor, bunlar geçit türenine ayrı bir merak ve neşe katıyorlardı. Kâğıthane sefalarından eğlenceye açık olan İstanbul halkı akın akın Okmeydanı’na geliyor, günlerce süren şenlikle yakından ilgileniyordu.

hint-okyanusundaki-osmanli-gemilerini-gosteren-bir-minyatur-16-yuzyil-bir-minyaturler-matrakci-nasuh-ottoman-bilgi
hint-okyanusundaki-osmanli-gemilerini-gosteren-bir-minyatur-16-yuzyil-bir-minyaturler-matrakci-nasuh-ottoman-bilgi

şenlikte deniz eğlenceleri de önemli bir yer tutuyordu. Haliç’in iki yakası arasında gemi direklerine gerilmiş halatlar üzerinde arabalar geziyor, cambaz çengiler oyunlar oynuyorlardı. Padişah ve küçük şehzadeler bu eğlenceleri Aynalıkavak Kasrı’ndan izliyorlardı.Bu eserde ilk defa minyatürlerde esprili bir yaklaşım göze çarpar.

ZENNANNAME  (İÜK, T.5502)

Abdullah Buhari tarafından resmedilmiştir. Kadınların yaşayışlarını konu alan bu eserde “Pencereden Bakan Kadın” adlı resim bu gelişen üsluba ilginç bir örnektir.
Lale Devri’nde minyatür sanatında hem Batı resmi tarzında ilginç gelişmelere hem de giderek artan bir çöküşe tanık olunur. Bu devir Batı’ya açılışın yoğunlaştığı bir dönemdir ve aynı sebepten Batı’nın konulu manzara resimlerini anımsatan sahnelere çokça yer verildiği görülür. Aynı eserde yer alan bir doğum sahnesi, ele alınmaya başlanan yeni konulara ilginç bir örnektir.

19. yüzyıl boyunca minyatür sanatı çöküşünü tamamlamış ve yavaş yavaş yerini Batı resim tekniğiyle yapılmış yağlıboya tablolara bırakmıştır.

CEVAP VER